Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Temmuz 2025 tarihli Para Politikası Kurulu toplantısında politika faizini 3 puan indirerek yüzde 43 seviyesine çekti. Kararın ardından döviz ve altın piyasasında hareketlilik gözlemlenirken, ekonomi çevrelerinden ilk yorumlar da gelmeye başladı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 24 Temmuz 2025 tarihinde gerçekleştirdiği Para Politikası Kurulu toplantısında önemli bir karara imza attı. Banka, politika faizini 300 baz puan indirerek yüzde 46’dan yüzde 43’e düşürdüğünü açıkladı. Bu gelişme, son üç ayda atılan ilk faiz indirimi hamlesi olarak öne çıkıyor.
Kararın gerekçesi olarak enflasyon görünümünde yaşanan kısmi iyileşme ve finansal koşullardaki dengeleyici eğilimler gösterildi. Merkez Bankası’nın karar metninde, dezenflasyon sürecinin desteklenmeye devam edileceği ve gerektiğinde tüm araçların kullanılacağı vurgulandı.
Piyasalar bu açıklamaya hızlı tepki verdi. Kararın açıklandığı gün dolar/TL kuru 40,48 seviyesinden 40,53 seviyelerine yükselirken, euro/TL kuru 47,70’ten 47,80 bandına çıktı. Gram altın ise ons altındaki dalgalanmanın etkisiyle 4.393 TL’den 4.380 TL’ye geriledi. Bu gelişmeler, yatırımcıların kısa vadeli pozisyonlarını yeniden gözden geçirdiğini ortaya koyuyor.
Ekonomistler, faiz indiriminin zamanlamasını ve boyutunu dikkatle değerlendiriyor. Ekonomi yazarı Mahfi Eğilmez, yaptığı paylaşımda faiz indiriminin ihtiyatlı ama dengeli bir adım olduğunu belirterek, fiyat istikrarı için para politikası kadar maliye politikasının da sıkı tutulması gerektiğini vurguladı. Birçok uzmana göre bu indirim, kredi maliyetlerine ve iç talebe bir miktar yansısa da, enflasyon kontrol altında tutulmadığı sürece uzun vadeli etki sınırlı kalabilir.
Öte yandan Merkez Bankası’nın para politikası stratejisinde orta vadeli enflasyon hedefinin korunacağı, faiz indirimlerinin ise bu hedefi riske atmadan kademeli olarak devam edebileceği ifade ediliyor. Bu da piyasaların, bir sonraki Para Politikası Kurulu toplantısına kadar para politikası duruşunu yakından izleyeceği anlamına geliyor.
Bankaların kredi faizlerinde kısa vadede sınırlı bir geri çekilme olması bekleniyor. Tüketici kredisi ve ticari kredi tarafında, özellikle kamu bankalarının faiz oranlarını yeniden yapılandırması olası görünüyor. Ancak piyasa faizlerinin genel seviyesinin düşmesi için enflasyonla ilgili daha kalıcı verilerin ortaya çıkması gerektiği belirtiliyor.
Küresel ekonomik ortam da TCMB’nin kararında etkili olmuş olabilir. ABD Merkez Bankası’nın faiz artışlarına ara vermesi ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirim sürecine dair sinyalleri, gelişmekte olan ülkelerde para politikalarında manevra alanı yarattı. Türkiye’nin bu sürece uyumlu adımlar atması, yabancı yatırımcı ilgisinin sürmesi açısından da önem taşıyor.
Sonuç olarak Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararı, ekonomide yeni bir döneme girildiğini işaret ederken, piyasaların bu süreci nasıl fiyatlayacağı ve ekonomiye nasıl yansıyacağı önümüzdeki haftalarda netleşecek. Hem iç tüketim hem de yatırım kararları açısından bu gelişme, yılın ikinci yarısında belirleyici rol oynayacak.
ChatGPT’ye sor
Türkiye’nin 2025 yılı turizm gelirleri ilk yarıda 25,8 milyar dolara ulaştı. Sektör, hem döviz girdisi…
Temmuz ayının son günlerinde altın fiyatlarındaki hareketlilik dikkat çekiyor. Hem yatırımcılar hem de düğün sezonu…
Hükümet, kayıt dışı istihdamla mücadelede yeni bir döneme giriyor. İşverenlere yönelik ağır para cezaları, denetimlerin…
Temmuz 2025 Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde piyasalar yüksek dikkatle hareket ediyor. Faiz…
Kamu çalışanlarını ilgilendiren 2026–2027 dönemi toplu sözleşme görüşmeleri eylül ayında start alıyor. Görüşme takvimi, taraflar,…
Türkiye genelinde arazi ve arsa yatırımlarına yönelik ilgi yeniden zirve yaptı. 19.000 TL’den başlayan fiyatlarla…