Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Nisan 2025 toplantısında politika faizinde artışa giderek piyasaları yeniden şekillendirdi. Faiz artışı sonrası döviz, borsa ve altın piyasalarında hareketlilik yaşanırken, ekonomistler gelişmeyi yakından değerlendirdi.
Merkez Bankası’ndan Sürpriz Olmayan Faiz Artışı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu’nun 17 Nisan 2025 tarihli toplantısında, politika faiz oranını %50 seviyesinden %55’e yükseltti. Bu artış, yılın ikinci çeyreğinde beklenen enflasyon verilerinin üzerinde seyretmesi ve iç talepteki dirençli yapının devam etmesi nedeniyle alındı.
TCMB’nin karar metninde; “Enflasyon görünümünde kalıcı bir bozulma riski oluşması durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır” ifadesi dikkat çekti.
Piyasalardan Anında Tepki Geldi
Faiz kararının açıklanmasının ardından finansal piyasalarda ani dalgalanmalar gözlemlendi. Özellikle döviz kurlarında ve Borsa İstanbul’da fiyat hareketleri yaşandı.
Faiz artışı sonrası piyasalardaki ilk tepkiler şu şekildeydi:
- Dolar/TL kuru karar öncesi 32,10 seviyesindeyken, karar sonrası 31,75 TL’ye kadar geriledi
- Euro/TL kuru 34,80’den 34,20’ye düştü
- Borsa İstanbul (BIST 100) endeksi %1,5 değer kaybederek 9.230 puan seviyesine indi
- Altının gram fiyatı 4.080 TL’den 4.030 TL’ye kadar çekildi
- 2 yıllık tahvil faizleri %45 seviyesinden %47’ye yükseldi
Ekonomistlerden İlk Yorumlar: “Enflasyonla Mücadelede Kararlılık Mesajı”
Kararın ardından ekonomistler ve piyasa uzmanları, Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadelede güçlü duruşunu sürdürdüğü yorumunu yaptı.
Uzman değerlendirmelerinden bazıları şöyle:
- Prof. Dr. Emre Alkin: “TCMB, piyasaya net bir mesaj verdi. Gerekirse daha da sıkılaşma sinyali verdi. Bu, iç talebin soğutulması ve enflasyon beklentilerinin kontrolü açısından olumlu.”
- İntegral Yatırım Başekonomisti Beste Naz Süllü: “Dolar kurundaki düşüş kısa vadeli olabilir, ancak asıl hedef yıl sonu enflasyonunun kontrol altına alınması.”
- İstanbul Ekonomi Araştırma: “Bu hamle, yabancı yatırımcıyı yeniden Türkiye’ye çekme amacı taşıyor. Ancak iç talep dinamiklerinin nasıl etkileneceği önemli.”
Yatırımcılar ve Hanehalkı Ne Beklemeli?
Faiz artışı, yalnızca piyasaları değil, doğrudan bireyleri de etkileyen bir gelişme. Yükselen faizler, kredi maliyetlerini artırırken tasarruf ürünlerine olan ilgiyi artırabilir.
Bu kapsamda öne çıkan başlıklar:
- Kredi faizlerinde yeni artış dalgası bekleniyor (özellikle ihtiyaç ve konut kredilerinde)
- Mevduat faizlerinde yükseliş, TL bazlı tasarrufları cazip hale getirebilir
- Tüketici harcamalarında yavaşlama ve enflasyon üzerindeki baskının hafiflemesi bekleniyor
- Borsa yatırımcıları için kısa vadede baskı oluşabilir, ancak uzun vadeli değer yatırımları cazibesini koruyor
Merkez Bankası’nın Politika Yönü Ne Olacak?
TCMB’nin karar metninde yer alan mesajlar, önümüzdeki aylarda politika faizinin mevcut seviyede korunabileceğine işaret ediyor. Ancak enflasyondaki seyir, döviz kuru istikrarı ve iç talep verileri Merkez Bankası’nın izleyeceği yolu belirleyecek.
Faiz artışı sonrasında TCMB’den gelen bazı sinyaller:
- Sıkı para politikasının “gerektiği sürece” sürdürüleceği
- Enflasyon beklentilerinin yıl sonunda %36 hedefi doğrultusunda şekilleneceği
- Gıda ve hizmet enflasyonundaki risklerin izleneceği
Özellikle yaz aylarında baz etkisiyle enflasyonda gerileme yaşanması durumunda, yılın son çeyreğinde faiz indirimi beklentileri gündeme gelebilir.